Alış Tarafı Likiditesi ve Satış Tarafı Likiditesi, ICT ticaret stratejisinin temel kavramları olup, piyasa yapısını belirlemede ve akıllı paranın izlerini takip etmede kritik bir rol oynar.

Bu kavramın anlaşılması, bekleyen emirlerin ve zarar durdur seviyelerinin biriktiği bölgeleri tanımlamayı mümkün kılar.
Böylece likidite temizleme analizi ile piyasa eğilimini daha hassas bir şekilde değerlendirmek mümkün olur.
BSL ve SSL Nedir?
Likidite bölgeleri iki ana türe ayrılır ve bunların anlaşılması, gelecekteki fiyat eğilimlerinin analiz edilmesine yardımcı olur.
Önemli Not: Bir Alış pozisyonunun zarar durdur seviyesi Satış emridir ve bir Satış pozisyonunun zarar durdur seviyesi Alış emridir.
Alış Tarafı Likiditesi (BSL)
Alış Tarafı Likiditesi, perakende yatırımcıların Satış pozisyonlarını korumak için verdikleri Alış Stop emirlerinin oluşturduğu likidite hacmini ifade eder.
Bu emirler, genellikle önceki zirve seviyelerinin veya eşit zirvelerin (EQH) hemen üzerinde bulunur.

Satış Tarafı Likiditesi (SSL)
Satış Tarafı Likiditesi, birikmiş Satış emirlerini ifade eder. Perakende yatırımcılar, Satış Stop emirlerini önceki dip seviyelerinin veya eşit dip seviyelerin (EQL) hemen altına yerleştirerek Alış pozisyonlarını korumaya çalışırlar.

Alış ve Satış Tarafı Likiditesinin Konumu
Daha önce de belirtildiği gibi, yatırımcılar Alış Stop veya Satış Stop emirlerini pozisyonlarını korumak için belirli, öngörülebilir alanlara yerleştirirler. Bu alanlar şunları içerir:
- Önceki salınım zirveleri/dipleri: Fiyatın geçmişte yön değiştirdiği yüksek/düşük noktalar
- Günlük veya haftalık zirve/dip seviyeleri: Birçok yatırımcı zarar durdur seviyelerini belirlerken bu zaman dilimlerini kullanır
- Eşit zirveler veya eşit dipler: Birden fazla zirve veya dip aynı seviyede hizalandığında, burada büyük bir zarar durdur kümesi oluşur
Alış ve Satış Tarafı Likiditesinin Çekilmesi (Liquidity Grab)
Likidite temizleme, kurumsal yatırımcılar tarafından bekleyen emirleri ve zarar durdur seviyelerini tetiklemek amacıyla gerçekleştirilen stratejik bir harekettir.
Piyasa BSL bölgesine yaklaştığında, finansal kurumlar fiyatı direnç seviyelerinin hemen üzerine itebilir.
Bu hareket, perakende yatırımcıların zarar durdur seviyelerini tetikleyerek, kurumsal yatırımcıların emirleri için likidite sağlar.
Sonuç olarak, bu likidite çekilmesi genellikle piyasada hızlı bir düşüş dönüşüne yol açar.

Benzer bir olay, düşüş trendinde fiyatın önemli bir destek seviyesinin (SSL) altına inmesi ve perakende yatırımcıların zarar durdur emirlerini tetiklemesiyle gerçekleşir. Bu durum genellikle hızlı bir yükseliş dönüşüyle sonuçlanır.

BSL ve SSL Ticarette Nasıl Kullanılır?
Likidite, fiyat hareket yönünü belirlemede kritik bir rol oynar. Alış Tarafı Likiditesi ve Satış Tarafı Likiditesini kullanmanın bazı yöntemleri şunlardır:
- Fiyat her zaman dengeyi veya likiditeyi emmeye çalışır.
- Fiyat hareketi, talep/arza (P/D dizileri) bağlı olarak bu dengenin aranmasıyla şekillenir.
- Yüksek kaliteli işlem kurulumlarını belirlemek için piyasa yapısı, Order Block'lar ve Premium ve Discount Bölgeleri ile birlikte analiz edilmelidir.
- Günlük zaman dilimi likiditesi, genellikle Önceki Haftanın Zirve/Dip seviyelerinde (PWH/PWL), Önceki Günün Zirve/Dip seviyelerinde (PDH/PDL) veya Asya, Londra ve New York seanslarının zirve/dip seviyelerinde yoğunlaşır.
- Eşit zirve ve eşit dip seviyeleri, büyük kurumsal oyuncuların bekleyen emirleri toplamak için hedeflediği yüksek likidite bölgeleridir.
Sonuç
Alış Tarafı ve Satış Tarafı Likiditesi, önceki zirve seviyelerinin üstünde veya dip seviyelerinin altında yer alan zarar durdur kümelerini ifade eder.
Perakende yatırımcılar, özellikle zarar durdur emirlerini öngörülebilir seviyelere (örneğin önceki zirve/dipler, eşit zirve/dipler, seans zirve/dipleri, günlük/haftalık zirve/dipler) yerleştirdiklerinde bu tuzaklara karşı hassas hale gelirler.
Likidite temizleme sırasında işlem yapmak, piyasa manipülasyonu, yanlış kırılmalar ve beklenmedik volatilite gibi riskler taşır.
Bu riskleri azaltmak için yatırımcılar zarar durdur emirlerini tahmin edilebilir seviyelere yerleştirmekten kaçınmalı ve doğru risk yönetimi stratejileri uygulamalıdır.